Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:

"Dünya nüfusu 1960 yılında 3 milyardı, bugün ise 8 milyara yaklaştı. Nüfus ve tüketim bu kadar artarken, yağış miktarı değişmemiştir. Temiz su kaynaklarına ihtiyaç artarken, hızlı tüketim ve kirlilikle temiz su kaynakları azalmakta. 2050 yılında 6 milyar kişi yeterli temiz suya ulaşamayacak. İklim değişikliği, kuraklık, yangınlar olumsuz etkiliyor.

SU ZENGİNİ BİR ÜLKE DEĞİLİZ

Kuraklıktan en çok tarımın etkilenmesi en çok tarımı etkiliyor. Türkiye su zengini bir ülke değildir. Çalışmalar yıllık 1340 metreküp olan kullanılabilen su miktarımızın 1116 metreküpe düşeceğini işaret ediyor. Bu tablo zaten çok zengin olmadığımız su potansiyelimizin ilerleyen yıllarda daha da azalacağını gösteriyor.

284 MİLYAR LİRALIK YATIRIM YAPILDI

Ülke olarak suyumuzun parmaklarımızın arasından akıp gitmemesi için tedbirlerimizi aldık, almaya devam ediyoruz. Geçtiğimiz 9 yılda tarımı ve suyu popülist yaklaşımlardan uzak; gerçekçi, planlı politikalarla sağlam zemine oturttuk. Suyu verimli kullanan milletimizle suyu en iyi buluşturan projelere ağırlık verdik. 284 milyar liralık yatırım yaparak 8 bin tesisi hizmete açtık. Su kaynaklarımızı tükenme sınırına ulaşmadan korumak, verimli kullanmak ve doğru yönetmek artık tercih olmaktan çıkıp zorunluluk haline gelmiştir.

DEVAM EDEN 90 ADET İÇME SUYU PROJESİ VAR

Yerli ve temiz enerji kaynaklarımızı harekete geçirmek için hidroelektrik santrallerimizi devreye aldık. 81 il içme suyu eylem planını açıkladık. Bu yatırımlarla 41 milyon vatandaşımıza 2,7 milyar metreküp içme suyu temin ettik. Ülke genelinde devam eden 90 adet içme suyu projesiyle 18 milyon nüfusu içme suyuna kavuşturacağız.

Afrika'da da önemli su yatırımları gerçekleştirdik. 512 sondaj kuyusuyla 2 milyona yakın insanı temiz içme ve kullanma suyuyla buluşturduk. Suriye'de açtığımız 143 kuyu ile 1,5 milyona yakın kardeşimizin ihtiyacının karşılanmasına katkı sağladık.

SU KAYNAKLARIMIZ İÇİN STRATEJİMİZİ BELİRLEDİK

19 yıl boyunca su alanındaki amacımız her vatandaşımızın temiz suya erişimini sağlamak, su kaynaklarımızı korumak ve verimli kullanmak olmuştur. Şimdi de yol haritamızı oluşturuyoruz. 11 ayrı çalışma grubunda kısa, orta ve uzun vadeli stratejilerimizi belirledik. Çiftçilerimizden STK'lara, akademisyenlerden su kullanıcılara kadar tüm tarafların sürece dahil olmasını sağladık.

Cumhurbaşkanı Erdoğan 28 maddelik Su Şurası Bildirgesini açıkladı.

28 MADDEDE SU ŞURASI SONUÇ BİLDİRGESİ

1. Su Verimliliği Strateji Belgesi ve Havza Bazlı Su Verimliliği Eylem Planları hazırlanacaktır.

2. Belediyelerce içme suyu sistemlerinde %35 seviyesinde olan su kaybı oranı %25 seviyesinin altına indirilecek. Bunun yanında sürdürülebilir su hizmetleri sağlanabilmesi amacıyla 2023 yılından itibaren tam maliyet esaslı su ve atık su fiyatlandırması ile ilgili çalışmalara başlanarak suyun tasarruflu kullanımını hedefleyen kademeli tarifeler ile düşük gelirli hane gruplarını gözeten sosyal ve adil su tarifeleri uygulanacaktır.

3. Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında, kullanılmış suların uygun kaliteye getirilerek başta tarımsal sulama olmak üzere yeniden kullanımı sağlanacak, sektör ve havza bazında su ayak izi belirlenecek, sanayide su verimliliği uygulamaları yaygınlaştırılacaktır.

4. Su yönetiminde havza bazlı ve bütüncül yapılanmanın güçlendirilmesi ve havza ölçekli yönetim planlarının etkinliğinin arttırılması maksadıyla 2023 yılına kadar gerekli mevzuat düzenlemeleri yapılacaktır.

5. Su kaynaklarımızın korunması, iyileştirilmesi ve sürdürülebilir yönetiminin sağlanması maksadıyla, 25 havza için havza ölçekli yönetim planları tamamlanıp uygulanmaya konulacak ve alt ölçekli planlamalar dâhil su ile ilgili bütün faaliyetlerde havza yönetim planlarına uyulacaktır.

6. Su yönetiminde parçalı yapıyı giderecek, mevcut hukuki yapıdaki boşlukları ortadan kaldıracak, Avrupa Birliği çevre ve iklim değişikliği faslında yer alan su kalitesine ilişkin mevzuata uyum sağlayacak nitelikte bir Su Kanunu yürürlüğe konulacaktır.

7. Suyun sürdürülebilir, etkin, verimli ve bütüncül kullanımı; su kaynaklarının korunması izlenmesi ile ilgili strateji ve politikalar; Kalkınma Planı, Ulusal Su Planı gibi bütün ulusal planlarda yer alacaktır.

8. İçme suyu arıtma tesisleri, bundan sonra suyun karakteristik özellikleri ve bölgeye uygunluğu dikkate alınarak projelendirilecek ve işletilecektir.

9. Kaynaktan musluğa su güvenliği planlarının hazırlanması ve uygulamaya geçilmesi sağlanacaktır.

10. Atıksu arıtma tesisleri, geri kazanım potansiyeli ve deşarj edildiği alıcı ortamın kullanım maksatları dikkate alınarak, bundan sonra Nehir Havzası Yönetim Planları ile uyumlu bir şekilde projelendirilecektir.

11. Su kaynaklarımızın kalitesini korumak maksadıyla alıcı ortam bazlı deşarj standartlarına geçiş sağlanacak, sularımızın miktar ve kalitesini iyileştirmek için nehir havzası yönetim planlarındaki tedbirler uygulanacaktır.

12. Yeraltı ve yerüstü su kaynaklarımızın kalite ve miktar olarak korunması, izlenmesi için 2022 yılından itibaren gerekli olan bütçe ve altyapı eksiklikleri giderilerek mükerrerlikleri önleyecek şekilde kurumlar arası koordinasyon etkin hale getirilecektir.

13. Ulusal Su Bilgi Sistemi yaygınlaştırılacak, verilerin elde edilmesinde ve paylaşılmasında standardizasyon sağlanarak su ile ilgili bütün çalışmalarda karar destek sistemlerinin kullanımı yaygınlaştırılacaktır.

14. Paris Anlaşmasının Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde onaylanması ile önem kazanan iklim değişikliğine uyum faaliyetleri, iklim değişikliğinin su kaynaklarına etkileri analiz edilerek hız kazanacaktır.

15. Taşkın ve kuraklık yönetiminde kriz yönetiminden risk yönetimine geçiş sağlanarak Ülkemizdeki tüm havzalarda Taşkın ve Kuraklık Yönetim planları 2023 yılına kadar tamamlanacak ve bu planlarda belirlenen tedbirlerin uygulanması sürekli takip edilecektir.

16. Taşkın ve kuraklık afetleri ile ilgili tahmin ve erken uyarı sistemleri kurulacak ve bu afetler öncesinde gerekli uyarılar yapılarak önlemler alınacaktır.

17. 2022 yılından başlanarak toplumun tüm kesimlerinin sürece dâhil edilmesi ile iklim değişikliği kapsamında, çölleşme, erozyon, su ve toprak koruma hususunda eğitim ve farkındalık çalışmalarıyla iklim değişikliğine karşı direncin artırılması sağlanacaktır. Tüm çalışmalarda iklim değişikliğinin etkileri öncelikli olarak değerlendirilecektir.

18. Ekonomik olarak sulanabilir arazilerin modern sulama yöntemleriyle sulanması yaygınlaştırılacaktır.

19. Sulama projelerinde özel sektörü de içine alan yeni finansman modelleri geliştirilecektir.

20. Havza su potansiyeline göre ürün deseni belirlenerek suya göre tarım yaklaşımı esas alınacaktır.

21. Sulama tesislerinin, dijital teknolojilerle uzaktan kontrol ve otomasyonu sağlanarak tasarruflu su kullanımı hedeflerine ulaşılacaktır. Sulamada enerji giderlerinin azaltılmasına yönelik tedbirler artırılacaktır.

22. Ülkemizin aktif deprem kuşağında olması sebebiyle barajların emniyetli bir şekilde işletilmesi için gerekli yasal mevzuat geliştirilecektir.

23. Ülkemizin su depolama kapasitesini artırmak için uygun olan yerlerde baraj yapımlarına devam edilip mevcut barajların ekonomik ömürlerinin uzatılması için gerekli önlemler alınacaktır.

24. Yeraltı barajları ve yeraltısuyu suni besleme yapılarının planlanması ve ivedilikle tamamlanması sağlanacaktır.

25. 2022 yılından başlanarak toplumun her kesiminin su, meteoroloji ve iklim değişikliği okuryazarlığının geliştirilmesi açısından eğitim/bilinçlendirme faaliyetleri gerçekleştirilecektir.

26. İklim değişikliğine bağlı olarak yaşanan meteorolojik afetlere karşı önceden tedbir alınabilmesi için şehir planlamalarında ve zirai faaliyetlerde meteorolojik verinin kullanımı arttırılacaktır.

27. Yukarı havzalardaki restorasyon amaçlı uygulamalarda yerel bilgi ve tecrübeyi dikkate alarak, doğa temelli çözümlere öncelik verilecektir.

28. Su yönetimine ilişkin AR-GE çalışmalarının desteklenmesi ve geliştirilmesi sağlanacaktır.