Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Güvenilir Ürün Zirvesi ve Feed the Future ödül töreninin açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin, sahip olduğu turizm potansiyeli dikkate alındığında nüfusu kadar turist kabul edebilme potansiyeli bulunduğunu, sadece bugünü değil, aynı zamanda geleceği de dikkate alarak, gelecekteki nüfus projeksiyonuna ilişkin sağlıklı çalışmalar yapmaları gerektiğini söyledi.

Türkiye'nin global bir oyuncu olduğunu belirten Kirişci, "Tahıl koridoru, esirlerin mübadelesi başta olmak üzere son dönemdeki pek çok uluslararası konuda kendini göstermiş bir ülke olarak artık bu yeni yüzyılda yeni bir vizyonla yolumuza devam etmemiz gerekiyor." dedi.

Kaynakların sınırlı olduğunu, bu nedenle en verimli şekilde kullanılması gerektiğini vurgulayan Kirişci, bu konuda Bakanlık olarak göreve geldikleri günden beri "Daha iyi, iyinin düşmanıdır" diyerek hükümetin 20 yılda yaptıklarına yenilerini ekleme gayreti içerisinde olduklarını söyledi.

ÇİFTÇİ KAYIT SİSTEMİ E-DEVLET'TE

Bu kapsamda yaptıkları yeniliklere ilişkin de bilgi veren Kirişci, Çiftçi Kayıt Sistemi'ni e-devlete taşıdıklarını bildirdi.

Kirişci, bu yılın sonu ya da gelecek yılın başında yeni bir mobil uygulamanın hayata geçeceğini aktararak, "Artık vatandaşlarımız, kendi üretimlerini kendileri belirlemeyecek. Bizim yönlendirmemizle bir üretim planlamasını da gündeme getiren bir uygulamayla üreticilerimiz neyi, nerede, ne kadar üretebileceklerine karar vermiş bir Bakanlığın uygulamasını kullanarak kendi üretimlerini de yapıyor olacaklar." dedi.

Mazot ve gübre desteklerine ilişkin de bilgi veren Kirişci, üreticinin ekim yaparken bu konularda finansman güçlüğü çekmemesi için bu desteği 6 ay öne çektiklerini söyledi.

Kirişci, devamla şunları kaydetti:

"İnşallah bugünlerde Ziraat Bankamız çiftçilere vereceğimiz bir banka kartı üzerine ayni olarak tanımlanmış o miktarları sadece mazot ve gübre alımında kullanabilecekleri bir formatta bir kartı kendilerine takdim etmiş olacak. Ziraat Bankası'nın çiftçilerimize kullandırdığı faizsiz kredi var. Yani bugün yüzde 84 enflasyon olan ülkede biz üreticilerimize sıfır faizli kredi kullandırıyoruz. Bunun sınırı 100 bin TL'ydi. Şimdi biz bu 100 bin TL'lik limiti 200 bin TL'ye çıkardık bu son yayınlanan Cumhurbaşkanı kararıyla. Bu 200 bin TL'lik limitin 100 bin TL'lik kısmının yine sadece mazot ve gübrede kullanılacağı bir düzenlemeyi kart üzerine de yükleyerek üreticilerimize sunmuş olacağız."

TARIMSAL DESTEK TOPLAMI 54 MİLYAR LİRA

Vahit Kirişci, Türkiye'de 2002'de tarım alanında 3,7 milyar dolarlık bir ihracat varken, bu rakamın 2021'de 25 milyar dolara çıktığını bildirdi.

Kirişci, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"İnşallah bu yılı 30 milyar dolara doğru kapatmış olacağız. 30 milyar dolar ne? Belki 2002'yi unutanlar için hatırlatmak anlamında ifade etmek isterim. 2002'de tüm Türkiye'nin ihracatı 36 milyar dolardı. Yani kendimizi biraz zorlasak inşallah Cumhuriyetimizin 100 yılında 2002'deki bütün ihracatımızın eş değeri olan bir ihracatı tek başına tarım ürünleri alanında, gıdada gerçekleştirmiş olacağız. Yine üreticilerimizi desteklemek adına, çünkü sıklıkla bu gündeme geliyor, burası bunun yeridir, değildir ama biz bunlar sayesinde bugünkü geldiğimiz noktaya erişmiş olduk, o da şudur; ürünlere göre yüzde 203 ila yüzde 395 düzeyinde mazot desteğini arttırdık. 2-3 katına çıktı, üreticimiz haklı ama biz de destekleri ondan daha fazla olacak şekilde artırdık."

Kirişci, 2021'de 25,8 milyar Türk lirası olan tarımsal destek toplamının bugün 54 milyar lira olarak güncellendiğini bildirdi.

'ESKİDEN ÜLKEDE BİR TARIM KANUNU YOKTU'

Tarım ve Orman Bakanı Kirişci, bugünkü konunun tarımın devamı ve vazgeçilmezi olan gıda süreci olduğunu vurgulayarak, bunun bir zincir olduğunu, bunun kendileri açısından da son derece önem taşıdığını kaydetti.

Kendileri iktidara gelene kadar ülkede bir tarım kanunu olmadığını aktaran Kirişci, bu konuda yaptıkları çalışmaları anlattı.

"Hukuk devleti dediğinizde akla mevzuat gelir. Mevzuatın olmadığı bir yerde bir gelişmeden söz edilemez" ifadelerini kullanan Kirişci, şunları kaydetti:

"İktidara geldiğimizde bu ülkede ihtiyaç duyulan tohumun sadece yüzde 31'i üretilirken, bugün 94'lere, 95'lere, 96'lara geldi. Yani şurada bir yüzde 5-6'lık bir açığımız var. Kaldı ki ihracat da yapıyoruz. Global ekonomiden, dünyadan söz ediyorsanız size gelecek ama sizden de aynı şekilde o ülkelere bir ihracat olacak. Bizim 5996 sayılı kanunumuz, yani gıda güvenilirliği ile alakalı kanun; bitki sağlığı, veteriner hizmetler de dahil önemli bir kanun. Bu kanun AB ile de son derece uyumlu olan bir kanun. Güncellenmesi gerektiğinde de bu konularda gerekli işlemleri yapıyoruz. Yeterli mi? Burada denetim rakamları verilebilir. Yani Alo 174 üzerinden, yine WhatsApp hattı üzerinden en önemli, bizim açımızdan vazgeçilmezimiz tüketicilerin kendisidir.

En iyi denetçi tüketicidir. Tüketicinin şikayetlerini dikkate alan ve bunların da gereğini yerine getiren bir Bakanlığımız var. Ama biz bunlarla da yetinmiyoruz. Şimdi inşallah işi başından... Hani diyoruz ya tarladan sofraya, zincir içerisinde her bir kademeyi garanti altına almak, bunu güvenilir gıda adına iyi bir zemine oturmak için bizim o konuda da bir girişimimiz var. Onu da buradan ifade etmek istiyorum. Malumunuz modern ülkelerde kamu stratejiyi belirler, kuralları koyar, denetimi yapmaz. Denetimin denetimini yapar. Ama biz kamu olarak bu zamana kadar bu denetimleri kendimiz yapıyoruz. Fakat önümüzdeki dönemde inşallah Tarım Müşavirliği adı altında, bunları da kategorize ederek, kolay anlaşılması için de söylüyorum her vesileyle, yeminli müşavirlik, mali müşavirlik gibi düşünüldüğünde yetkilendirilmiş ziraat mühendislerini, veteriner hekimleri, gıda mühendislerini, su ürünleri mühendislerini inşallah sahaya salmış olacağız. Böylelikle Bakanlığımızın 5996 sayılı yasaya göre korumakla mükellef olduğu pek çok iş ve işlemi de artık bu meslek gruplarına vermiş olacağız. Bunun çok hayırlı bir şey olacağını düşünüyorum ve meslek insanlarının da kendi mesleklerine sahip çıkmaları adına da çok önemli olduğunu düşünüyorum."