Sultanahmet Meydanı'ndaki canlı bomba saldırısına ilişkin dava, İstanbul Bölge Adliyesi 2. Ceza Dairesi´nin bir sanık için avukat yokluğunda karar verilmesi ve bazı eksiklikler nedeniyle bozduğu karar sonrasında yeniden yargılama yapılmıştı.

DHA'nın haberine göre, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nce 25 Mart 2021'de yeniden karara bağlanan davada, 4 sanık ağırlaştırılmış müebbet ve 328 yıl 4'er ay hapis cezasına, bir sanık ise 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. 3 sanığın dosyası ayrılırken, 18 sanığın beraatine karar verilmişti.

GEREKÇE TAMAMLANDI

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi kararın gerekçesini tamamladı. 168 sayfalık gerekçeli kararda, eylemin IŞİD silahlı terör örgütünün amaçları doğrultusunda gerçekleştirilen terör eylemi olduğu ve emir olarak görevlendirilen yöneticilerinin talimatı üzerine gerçekleştirildiği kaydedildi. Eylem talimatını halen Irak'ta bulunan ve IŞİD silahlı terör örgütünün harici emiri olduğu tespit edilen Omar-Ebu Abıd kod adlı firari sanığın verdiği, eylemin diğer aşamalarında yine bu şüpheli tarafından gönderilen mesajlarla yönlendirmeler yapıldığı ve eylem sonuna kadar eylemin bu sanık tarafından takip edildiğinin tespit edildiği belirtildi. Canlı bomba Nabil Fadlı'nın IŞİD/DEAŞ saflarında çok sayıda çatışmaya katıldığı, son olarak DEAŞ'ın Halep Kuveyris Havaalanı civarında gerçekleştirdiği operasyonlara katıldığı vurgulandı. Fadlı'nın uzun süre saklandığının belirtildiği kararda, Aralık 2015'in ilk haftası içerisinde Minbiç'te görülmesine karşın, Sultanahmet Meydanı'nda gerçekleştirdiği saldırıya kadar geçen sürede ortaya çıkmadığı anlatıldı.

DİJİTAL MATERYALLERİNDE FOTOĞRAFLAR ÇIKTI

Gerekçede, eylemci terörist Nabil Fadlı'nın kaldığı Fatih, Haseki Sultan Mahallesi'nde ele geçirilen dijital materyaller arasında İstiklal Caddesi, Sultanahmet Meydanı, Ayasofya Camii, Dikilitaş ve kilise gibi insanların kalabalık olduğu turistik, tarihi ve dini mekanların fotoğraflarının olduğu belirtildi. Eylemin gerçekleştirildiği bölgeye yakın olan Ayasofya Camii'nin farklı açılardan çekilmiş fotoğraflarının da bulunduğu anlatılan kararda, fotoğrafların üzerinde Ayasofya giriş-çıkış kapısı ve emniyet arabaları şeklinde işaretlemeler yaparak bölgede keşif yaptığı da gerekçede vurgulandı.Canlı bomba Nabil Fadlı'nın olay yerinde birkaç gün önce keşif yaptıktan sonra bombayı 12 Ocak 2016 günü Sultanahmet Meydanında üzerinden çıkarak patlattığı ve kendisi ile 12 Alman vatandaşının ölümüne 16 kişinin de yaralanmasına kasten (bilerek) sebep olduğu anlaşıldığı, talimat sonrası Nabil Fadlı'nın suçta kullanılan bombanın Türkiye'ye getirilmesi ve olay anına kadar geçen sürecin yaklaşık bir ay içinde tamamlandığı kaydedildi.

SALDIRI VEHAMET BOYUTUNDA

Gerekçeli kararda, sanıkların üyesi oldukları silahlı terör örgütü IŞİD´in amacının dünya üzerinde Müslüman devletlerin yönetimlerini yıkıp yerine radikal selefi görüşler doğrultusunda bir devlet kurmak olduğu ifade edilerek canlı bomba saldırısı sonrasında 12 kişinin ölmesi ve 16 kişinin yaralanmasının "vahamet boyutunda olduğu" vurgusu yapıldı. Kararda, sanıkların eylemlerinin bir bütün olarak "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası´nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etmek" suçunu oluşturduğu belirtildi.