ABD'nin Louisiana eyaletindeki New Orleans şehrinde bulunan Amerikan Astronomi Topluluğu'nun 243. toplantısında araştırmayı sunan Maryland Üniversitesi ve NASA'nın Greenbelt'teki Goddard Uzay Uçuş Merkezi'nden kozmolog Alexander Kashlinsky, "Bu tamamen tesadüfi bir keşif. Gökyüzünün farklı bir yerinde aradığımızdan çok daha güçlü bir sinyal bulduk." ifadesini kullandı.
 
NASA tarafından yapılan açıklamaya göre, gama ışını sinyali, şimdiye kadar tespit edilen en enerjik kozmik parçacıklardan bazıları tarafından üretilen, açıklanamayan başka bir özellik ile benzer yönde ve neredeyse aynı büyüklükte bulunuyor.
 
Esas olarak NASA'daki ekip, evrendeki en eski ışınlardan bir tanesi olarak kabul edilen CMB (kozmik mikrodalga arka plan ışıması) ile ilgili bir gama ışını özelliği arıyordu. Bilim insanları, CMB'nin, sıcak, genişleyen evrenin ilk atomları oluşturacak kadar soğuduğunda ortaya çıktığını, bu olayın ilk kez evrene nüfuz edebilecek bir ışık patlaması yayan bir olay olduğuna inanıyor. Uzayın son 13 milyar yılda genişlemesiyle gerilen bu ışık, ilk kez 1965 yılında gökyüzünün her yerinde zayıf mikrodalgalar şeklinde tespit edildi.

 
Ekip, yeni keşfedilen sinyalin, çoğunlukla protonlar, nötronlar ve atom çekirdeğinden oluşan bu yüksek enerjili parçacıklar veya kozmik ışınlarla ilgili olduğunu düşünüyor. Bu ultra yüksek enerjili kozmik ışınlar (UHECR'ler) gama ışınlarının enerjisinin bir milyar katından fazlasını taşıyor ve kökenleri astrofizik dünyasındaki en büyük gizemlerden biri olmaya devam ediyor.
 
Ekip, yeni keşfedilen sinyalin, çoğunlukla protonlar, nötronlar ve atom çekirdeğinden oluşan bu yüksek enerjili parçacıklar veya kozmik ışınlarla ilgili olduğunu düşünüyor. Bu ultra yüksek enerjili kozmik ışınlar (UHECR'ler) gama ışınlarının enerjisinin bir milyar katından fazlasını taşıyor ve kökenleri astrofizik dünyasındaki en büyük gizemlerden biri olmaya devam ediyor.