CHP'nin 38. Olağan Kurultayı'na ilişkin şaibe iddiaları nedeniyle soruşturma başlatılırken, Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylıktan çekilmesi için kendisine baskı yapıldığı da iddia ediliyordu. Kılıçdaroğlu'nun mağdur, İmamoğlu şüpheli sıfatıyla yer aldığı iddianame sürerken kurultay gecesi İmamoğlu ile Kılıçdaroğlu arasında yapılan bir görüşmenin ses kaydı yayınladı.
Ses kaydına göre Kılıçdaroğlu yarıştan çekilmek istediğini İmamoğlu'na iletirken; İmamoğlu ise, "Eğer siz bunu kamuoyuna ifade etmek için bizi düşünüyorsanız biz burada usulünce sizin adınıza en yakışan şekliyle ifade edebiliriz" ifadelerini kullanıyor.
Yurt dışında bulunan ve hakkında firari kararı bulunan gazeteci Erk Acarer'in sosyal medya hesabından paylaştığı ses kaydı gündeme oturmasının ardından gazeteci Abdülkadir Selvi, bugünkü yazısında söz konusu ses kaydını ele aldı. "CHP’nin şaibeli kurultayıyla ilgili dava ağır cezalık olunca Türkiye’dekiler yetmemiş olmalı ki Alman istihbaratının aparatlarını devreye soktular." diyen Selvi, ses kaydına yönelik "İnsan genel başkanı ile yaptığı konuşmayı gizlice kaydeder mi? Bu FETÖ’nün kullandığı bir yöntemdi." ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu ile İmamoğlu arasındaki ses kaydının kes-yapıştır yöntemiyle çarpıtıldığını söyleyen Selvi, " İmamoğlu’nun değil Kemal Kılıçdaroğlu’nun çekilmeyi istediği yönünde algı operasyonu yapıyorlar. İkinci turda çekilecek olan Kılıçdaroğlu seçimlere niye girdi o zaman? Peki, Divan Başkanı olarak Ekrem İmamoğlu’nun altında imzası olan yazılı beyanına ne diyecekler?" dedi.
Selvi, yazısında Kemal Kılıçdaroğlu'nun kurultaya yönelik açıklamalarına da yer vererek, Kılıçdaroğlu'nun sözlerini şu şekilde aktardı;
“Evet, ikinci tura katılmama yönünde bir kararım oldu. Divan Başkanı olan Ekrem İmamoğlu ile bu konuyu bir odada görüştük. ‘Özgür Bey’i de çağırsın, ben elini de kaldırayım’ dedim. Fakat daha genel kurul salonuna gitmeden ‘@ekremedit’ diye bir Twitter hesabı var galiba. O hesapta farklı bir dille sanki bunu bir talimatla yapıyormuşum gibi tweet atıldı. Bu tweet hesabının Ekrem Bey’e yakın olduğu söylendi. Bu tweet çok ağırıma gitti. Yani kardeşim ben daha geliyorum, konuşacağım, ağzımızdan çıkan şey anında sosyal medyada ve sanki bunu bir talimatla yerine getiriyormuşum gibi bir söylem. Bu beni çok rahatsız etti. Sonra gittim oraya tabii bunu diğer arkadaşlar da okumuşlar. Orada ‘Gitmeyin, adaylıktan vazgeçmeyin’ diye bağıranlar oldu.
Onların hepsi çok önemli değil de önemli olan orada bir depremzede muhtar ağlayarak, ‘Adaylıktan çekilirsen ben de çocuklarım da hakkımızı helal etmiyoruz’ dedi. İki şey üst üste geldi: O tweet ve bir de ‘Ben hakkımı helal etmem’ diyen muhtar”
KAYNAK:HABER7