Konsey ayrıca İsrail'in Gazze'de işlediği olası savaş suçlarından sorumlu tutulmasını talep eden karar tasarısını onayladı. Karar için yapılan oylamada, 47 üye ülkeden 28'i lehte, 6'sı aleyhte ve 13'ü çekimser oy kullandı. BM Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) kısa süre önce kabul edilen Gazze'de ateşkesi öngören karar tasarısının ardından uluslararası kurumların İsrail'e yönelik baskıları artıyor. BM'nin en üst düzey insan hakları organı konumundaki OHCHR, bu kararla 7 Ekim'den beri İsrail'in sürdürdüğü soykırım ve kuşatmaya maruz kalan Gazze'deki Filistin halkı için ilk kez somut bir adım atmış oldu.

Konseyin kararına göre işgalci İsrail, 7 Ekim 2023'ten beri Gazze'de işlediği savaş suçlarından sorumlu tutulacak. Geçtiğimiz pazartesi günü Gazze'de yardım dağıtan World Central Kitchen (WCK) gıda yardım kurumuna ait bir konvoyu vurarak farklı ülkelerden 7 yardım personelini öldüren İsrail'in savaş suçları uluslararası kurumlarca da belgeleniyor. İnsan Hakları Gözlemevi (HRW) de İsrail'in 31 Ekim 2023'te Gazze'deki Nusayrat kampını doğrudan sivilleri hedefleyerek bombaladığını belgelendirmişti. Belgelendirilen bu savaş suçlarının da konseyin aldığı karar çerçevesinde sayılması bekleniyor.

OHCHR'de kabul edilen karar tasarısı İsrail'e silah satışının da durdurulmasını tavsiye ederken, ülkelere "uluslararası insancıl hukukun daha fazla ihlal edilmesini ve insan haklarının ihlal ve suiistimal edilmesini önlemek için İsrail'e silah, mühimmat ve diğer askeri teçhizatın satışı, transferi ve yönlendirilmesinin durdurulması" çağrısında bulunuldu. Tasarıda ayrıca, Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) Ocak ayında Gazze'de "bir soykırım riski olduğuna" hükmettiği vurgulandı.

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) üye ülkeleri adına Pakistan tarafından sunulan tasarıda ayrıca, Gazze'de "derhal ateşkes" ve "acil insani erişim ve yardım" çağrısında da bulunuldu. İsrail'in Doğu Kudüs dahil 1967 sınırları dışında işgal ettiği topraklardan çekilmesi talep edilirken Gazze'deki kuşatmanın kaldırılması ve UAD'ın 26 Ocak'ta ilan ettiği tüm tedbirlere uyulması gerektiği kaydedildi.
 
OHCHR Sözcüsü Jeremy Laurence, "İnsani yardım faaliyetlerinde bulunan kişi ya da nesnelere yönelik saldırılar savaş suçu teşkil edebilir. Yüksek komiser'in de defalarca ifade ettiği gibi, cezasızlık sona ermelidir" dedi.
 
İngiliz hukukçulardan Londra'ya baskı İngiltere’de aralarında üç eski Yüksek Mahkeme yargıcının da bulunduğu 600’den fazla hukukçu, hükümete İsrail’e silah satışını durdurma çağrısı yaptı. Hukukçuların Başbakan Rishi Sunak’a yazdığı 17 sayfalık mektupta, İsrail'e askeri yardım sağlanmasının, “uluslararası insani hukukun ciddi bir şekilde ihlal edilmesine yol açabileceği ve İngiltere’yi soykırımın suç ortağı haline getirebileceği" uyarısı yapıldı.
 
ABD: Netanyahu bizi hayal kırıklığına uğrattı Gazze'deki İsrail katliamının baş destekçisi Washington yönetimi, son günlerde Tel Aviv'e yönelik uyarılarının dozunu artırıyor. ABD’nin Tel Aviv Büyükelçisi Jacob Lew, ABD yönetiminin, Binyamin Netanyahu başbakanlığındaki İsrail hükümetinin Gazze'deki insani ihtiyaçlarla ilgili eylemleri karşısında “hayal kırıklığına uğradığını” söyledi. Lew, İsrail’in Yediot Ahronot gazetesine verdiği röportajda, ABD yönetiminin Netanyahu hükümetinin Gazze Şeridi'ndeki tutumundan rahatsız olduğunu belirtti. Lew, "Yönetimimiz Netanyahu hükümetinin eylemleri karşısında hayal kırıklığı içinde" dedi.
 
Fransız parlamenterlerden çağrı Fransa'da muhalefetten 115 parlamenter, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'dan İsrail'e yönelik her türlü silah satışını durdurmasını talep etti. Fransa'da muhalefetteki Boyun Eğmeyen Fransa (LFI) Meclis Grup Başkanvekili Mathilde Panot X hesabından, kendisi dahil 115 muhalif parlamenterin Macron'a gönderdiği ortak mektubu paylaştı. Parlamenterler, Macron'dan barışa katkıda bulunmak için Fransa'nın aşırı sağcı İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hükümetine her türlü silahı satmayı durdurması çağrısı yaptı.