Avrupa Birliği (AB) Dış Politika Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Gazze’de açlığın bir silah olarak kullanıldığını söyledi. New York’taki Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nde konuşan Borrell, İsrail'in adını kullanmadan, krizin bir doğal felaketle veya bir depremle alakalı olmadığını, aksine insan yapımı bir felaket olduğunu vurguladı ve karayolunun kapalı olmasını sert bir dille eleştirdi.

Konvoylar yetersiz

Abluka altındaki Gazze Şeridi'nde yaşayan halka karadan daha fazla yardım ulaştırılmasına izin vermesi için İsrail'e yönelik uluslararası baskı giderek artıyor. İsrail hükümeti, Dünya Gıda Programı'nın (WFP) yardımlarını taşıyan altı kamyondan oluşan bir konvoyun, İsrail ordusuna ait yeni bir yol üzerinden abluka altındaki kıyı şeridinin kuzeyine girmesine izin verdi. Salı akşamı ordunun Telegram hesabından teyit edilen konvoy girişi, yardımların radikal İslamcı Hamas'ın eline geçmesini engellemek için uygulanan bir pilot projenin parçası. Ordu, sonuçların şimdi hükümete sunulacağını duyurdu.

Birleşmiş Milletler Gazze'de açlıkla mücadele eden halka yardım için daha fazla konvoyun karayoluyla bölgeye girmesine izin verilmesini istiyor. Pazartesi'yi Salı'ya bağlayan gece Gazze Şeridi'nin kuzeyine 20 Şubat'tan bu yana ilk yardım sevkiyatını sağlayan konvoy ile Gazze kentine 25 bin kişilik gıda yardımı yapılabildi. Dünya Gıda Programı, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki insanların kıtlığın eşiğinde olduğunu ve bu nedenle her gün yeni sevkiyata ihtiyaç duyulduğunu bildirdi.

Yardım taşıyan gemi yolda

Bu arada İsrail saldırılarının devam ettiği Gazze'ye denizden yardım ulaştıracak ilk gemi de Kıbrıs Rum Kesimi'nden bölgeye doğru yol alıyor. Bir İspanyol yardım kuruluşuna ait olan "Open Arms" adlı geminin taşıdığı yaklaşık 200 ton yardım malzemesinin büyük bölümü Birleşik Arap Emirlikleri tarafından finanse ediliyor. Marinetraffic adlı internet sitesinin verdiği bilgiye göre gemi, beraberinde yardımın istiflendiği bir platformu çektiği için saatte sadece üç deniz mili hızla ilerleyebiliyor ve Çarşamba öğleden önceye kadar Gazze Şeridi'ne kadar olan mesafenin üçte birini geride bıraktı. Salı sabahı Kıbrıs Rum Kesimi'nin Larnaka limanından yola çıkan geminin tam olarak ne zaman ve nereye yanaşacağı halen belirsizliğini koruyor. Aylardır Gazze Şeridi'nde faal olan ve bu sevkiyatı da organize eden ABD merkezli yardım örgütü World Central Kitchen, geçici bir iskele kurulacağını belirtiyor ancak kesin bir yer bilgisi vermiyor. Bu sevkiyat, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve Kıbrıs Rum Kesimi Cumhurbaşkanı Nikos Hristodulidis'in geçen Cuma Larnaka'da duyurdukları yardım koridoru planları için bir deneme niteliği de taşıyor. Ancak BM'den yapılan açıklamada deniz yoluyla yapılacak yardım sevkiyatlarının acil ihtiyaç duyulan ama karayolu üzerinden gidemeyen konvoyların yerini dolduramayacağı vurgulandı.

Alman Hava Kuvvetleri de yardım indirecek

Gazze Şeridi'ne kara ve deniz yolunun yani sıra havadan da yardım ulaştırılmaya çalışılıyor. Ürdün tarafından başlatılan bu hava köprüsüne Alman ordusu da destek verme kararı aldı. Alman Savunma Bakanı Boris Pistorius, Gazze'ye havadan yardım indirilmesi için Hava Kuvvetlerine talimat verdi. Bunun için her biri 18 tona kadar yük taşıyabilen iki adet Hercules nakliye uçağının kullanılacağı bildiriliyor. Pistorius yaptığı açıklamada "Gerçek şu ki havadan indirme işlemi tehlikesiz değil. Bu amaçla görevlendirilen ekipler, ilgili prosedürler konusunda eğitimli ve son derece deneyimlidir" ifadelerini kullandı.

İsrail eleştirileri reddediyor

İsrail, Gazze Şeridi'ndeki tedarik krizindeki sorumluluğuna dair eleştirilere karşı kendini savunuyor. İsrail hükümetinden yapılan açıklamada, abluka altındaki bölgeye, savaş başlamadan önceki döneme oranla daha fazla yardım ulaştırıldığı iddia edildi. BM sözcüsü ise sınır karakollarından geçen kamyonların sayısını saymanın yeterli olmadığını kaydetti.

BM'ye göre sorun, yardımların savaş bölgesi içinde dağıtılmasında yatıyor. BM İnsanî Yardım Koordinasyon Ofisine (OCHA) göre Şubat ayında planlanan yardım konvoylarının sadece yarısı hedeflenen bölgelere ulaşabildi. Geri kalan teslimatlar için İsrail desteği eksik kaldı. OCHA, dağıtım için İsrail ordusu ile koordinasyonun gerekliliğine dikkat çekti.