Lagünün durgun mavi sularının yanındaki bir otelde tek başına oturan Ana Magdalena Bach, otelin barındaki adamları seyrediyor. Yirmi yedi yıldır mutlu bir evliliği var, kocası ve çocuklarıyla kurduğu hayattan kaçmak için hiçbir nedeni yok. Yine de her ağustos ayında feribotla annesinin gömülü olduğu adaya geliyor ve bir geceliğine yeni bir sevgili buluyor. Salsa ve boleroyla dolu boğucu Karayip akşamlarında Ana, her yıl arzusunun ve kalbinde saklı korkunun iç bölgelerine doğru yolculuğa çıkıyor.

Gabriel García Márquez’in ölümünden neredeyse on yıl sonra kitaplaştırılan ve dünyayla aynı anda Türkçede yayımlanan yeni eseri Ağustosta Görüşürüz özgürlük, pişmanlık, kişisel dönüşüm ve aşkın gizemleri üzerine derin bir çözümleme ve dünyanın tanıdığı en büyük yazarlardan Márquez’in okurlarına beklenmedik hediyesi.