Doğrusunu söylemek gerekirse çok uzun zamandır köşe yazılarıma ara vermiştim.Bu vesile ile köşe yazılarıma bugün itibari ile yeniden başladığımı siz değerli okuyucularımıza duyurmak istiyorum.Müsadenizle uzun birararadan sonra ilk yazımda kendi ilçem Üsküdar’ı yazmak istiyorum.

Ramazan Ayı boyunca hem Üsküdar siyasetini hemde bürokrasiyi inceden inceye gözlemleme fırsatı buldum.Bu Yazımda Ak Parti Üsküdar ilçe Başkanı Erdem Demir ve Ekibini  Anlatacağım,Bayramdan sonraki yazımda İse Hilmi Türkmen ve saha performasını ele alacağım

Ak Parti Üsküdar ilçe Teşkilatı Ramazan Ayı boyunca resmen tüm kademeleri ile tabiri caizce çalınmadık kapı sıkılmadık el bırakmadı..Bu bağlamda Ak Parti Üsküdar İlçe başkanı Erdem Demir ve Ekibini çok başarılı bulduğumu belirtİyor başkan ve ekibini kutluyorum.

AK Parti Üsküdar  İlçe Başkanı Erdem Demir’in siyasal ikbal de kaybettiği kanaatindeyim.

 Kimi insanlar vardır ki, bütün şahsi hesaplarını bir kenara kor, konjonktürel plan yapmaz, zor bir süreç olduğunu bile bile yükün altına girer. Bunun sosyolojik bir karşılığı yoktur ama, Erdem Demir gibi "dava adamlığı" kavramını kendinde yaşatanlar, adeta kendilerini feda edilmiş can olarak bir yola koyulurlar.

Evet, Erdem Demir kişisel ikbal bakımından kaybetmiştir. Çünkü, AK Partinin en zor, en çetrefilli bir döneminde Üsküdar’ın Amiral Gemisinde kaptan olmuştur. Başkanlığı esnasında  partisini zorlu bir genel seçimin direksiyonun da olacak, bir matematikten söz edersek, Reis sen gel milletvekili ol derse gidecek, demezse var gücüyle Ankara yolcularını omuzlarında taşıyacaktır. Erdem başkan ve ekibini yakınen takip ediyorum.Başkan ve ekibi Öyle bir coşkuyla işe başladı ki, uzun süre rehavet içindeki parti teşkilatlarını yeniden toparladı ve büyük bir sinerjiyle ilk günkü gibi heyecan dalgası oluşturmayı başardı.

 Erdem Demir, makam mansıp ve Gazi Meclise yürümek hesabı içerisinde olmayarak kaybetmiş ama böylesine zor bir dönemde üstlendiği AK Parti Üsküdar İlçe Başkanı göreviyle partisi kazanmıştır. Kimilerinin yaptığı gibi sotede erketeye yatıp en uygun zamanı bekleyebilirdi. Mahalle mahalle kapı kapı gezmesine gerek yoktu. Hem işinde gücünde olup, hem de en uygun zaman ve fırsatı bekleyebilirdi. Üsküdar’a ziyaret/programa Reis ya da Ankara'dan etkin görevde kim geldiyse, kadim eski ilçe yöneticisi olarak ön saflarda kendine zaten yer bulurdu. Zahmete, emeğe, alınterine ve koşturmacaya lüzum olmadan parti protokolündeki yerini alırdı. Erdem Başkan bu kolaycılığı yapmadı. Ama biliniz ki, kazanan partisi oldu. Reel piyasanın, siyasal karmaşıklığın ve at izinin it izine karıştığı bu devirde, AK Parti Üsküdar ilçe Başkanlığı bir ateşten gömlekti, Erdem Başkan bile isteye bu gömleği giydi. O sebeple, Erdem Demir’in ilçe başkanlığı çok kıymetli ve değerlidir.

 İyi bir ekip kurdu ekibi sahada çok başarılı. Sadece AK Parti İlçe Yönetim Kurulu Üyeliği titrini kullanıp, etliye sütlüye karışmayan bir ekip değil, Erdem Başkan ile sahada yorulacak bir ekip.

 Şöyle rasyonel baktığınızda, objektif bir zaviyeden değerlendirdiğimizde gerçekten Erdem Demir başkan kaybetti. Çünkü, bu göreve geldi geleli aile merhumuna sadece sabır, yorgunluğuna şükür, bu yoğun koşuşturma ve alınterine de "Allah rızası" kavramlarıyla teskin oluyor.

 Başlığa, "Erdem Başkan kaybetti" dedim ya, bu bir ironiydi dostlar. Anlattıklarım başta sona doğru, ancak Erdem Demir'in hem partisi hem de kendisi kazandı. Bunu hep birlikte görüp anlayacağız...

Halil ÖZTÜRK / Cafesiyaset