İstanbul Başakşehir'de 1 Ağustos 2025 tarihinde tadilat için gittiği sitede S.P.'ya ait ‘Cezve' isimli kediyi binaya alıp, ardından yere fırlatıp, tekmelerle işkence ederek öldürmekten hakkında dava açılan B.A., ilk kez hakim karşısına çıktı. Küçükçekmece 26. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmada mahkeme, esasa ilişkin kararını açıkladı. Duruşmaya tutuklu sanık B.A., müşteki S.P., Kadıköy'de bir bit pazarında uğradığı bıçaklı saldırı sonucu hayatını kaybeden Mattia Ahmet Minguzzi'nin annesi Yasemin Minguzzi, İstanbul Barosu'na bağlı bir kısım avukatlar ile tarafların avukatları ve çok sayıda sivil toplum kuruluşu üyesi ile hayvansever katıldı. Duruşmada savunma yapan sanık B.A., "Sözlerime başlamadan önce büyük bir pişmanlık ve vicdan azabı içerisinde olduğumu belirtmek isterim. Ben 9-10 yıldır uyuşturucu madde kullanmaktayım. Olaydan 1-2 hafta önce Çam ve Sakura Hastanesi'ne tedavi amaçlı gitmiştim. Olay günü de uyuşturucu madde etkisindeydim. Sadece kedinin kolumu tırmalaması üzerine kolumda acı hissettim. O anda uyuşturucu maddenin etkisiyle ve daha sonra kediye saldırdığımı yarım yamalak hatırlıyorum. Apartmandan içeriye girdiğimde kedi elimi tırmaladı. Benim sağ bileğimin içinde açık bir yaram vardı. O bölgeyi tırmaladı. Kendimde olmadığım için bu şekilde hareket ettim. Ben emniyette ifade verdim fakat kendimde olmadığım için oradaki beyanlarım geçerli değildir. Savcılık ifadesini de kabul etmiyorum. Ben o sırada da kendimde değildim. Benim yaklaşık 1-2 yıldır psikolojik durumum iyi değildir. Cezaevinde ilaç kullanıyorum. Tahliye olursam tedavime devam edeceğim. Öncelikle beraatımı talep ediyorum" ifadelerini kullandı.
Duruşmada beyanda bulunan Cezve isimli kedinin sahibi müşteki S.P. ise, "Cezve'nin annesi bizim oturduğumuz apartmanda doğum yapmıştı. Cezve de o yavrulardan biridir. Sürekli bakımını ben üstlendim. Evimde de kendim bakıp besledim. Cezve isimli kedi benim evimde büyüdü. Ev kedisidir, canlıdır ve duyguları vardır. Anlayabiliyordur. 6 yaşına kadar ben kendim baktım. Olay günü ben evimdeydim. Cezve o sırada kaçtığı için dışarıdaydı. Dışarıya sürekli kaçıyordu. Olay bizim karşı binamızın girişinde yaşanmıştır. Kediyi sevmek isteseydi dışarıda sevebilirdi. Kediyi kasıtlı bir şekilde içeriye almıştır ve kasıtlı olarak bu eylemi gerçekleştirmiştir. H.Ö. beni aradı ve Cezve'nin başına bir şeyler geldiğini telefonda söyledi. Daha sonra ben güvenlik kameralarına baktım. Ben Cezve'nin yanına gittiğimde hareketsiz şekilde yatıyordu. Daha sonra hayvan hastanesi aldı. Hakkında rapor çıkardı, polisler geldi. Sanıkla beni karakolda karşılaştırmadılar. Cezve birkaç gün hayvan hastanesinde kaldı, daha sonra bana teslim edildi. Cezve'yi alarak evimin önündeki toprağa defnettim. Şikayetçiyim" şeklinde konuştu.
Duruşmada ‘tanık' sıfatıyla beyanda bulunan müşteki S.P.'nın komşusu H.Ö. ise, "Olay günü sabah balkona çıktığım zaman bir kedinin can havliyle koştuğunu gördüm. Orada bir beyefendi vardı. Kendisine sordum ancak bir şey söylemedi. Kedinin fenalık geçirdiğini düşünerek mama ve su aldım. Aşağıya indim. Kedi kendini toprak alana atarak orada can verdi. Akabinde belediye veterinerini aradım. Site yönetimine gittim. Site yönetimi bana videoyu attı. Daha sonra polis geldi. Veteriner geldiğinde kedinin öldüğünü söyledi. Daha sonra Başakşehir Belediyesi kediyi oradan aldı. Daha sonra karakola giderek şikayetçi oldum" dedi.
İlk duruşmada esasa ilişkin mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, mütalaasında sanığın müştekiye ait ‘Cezve' isimli kediyi işkence ederek öldürdüğü, sanığın savcılık aşamasında alınan savunmasında kediyi fırlattığını, tekmelediğini ikrar ettiği, izlenen görüntü tutanağı neticesinde sanığın elinde kediyle apartman girişine geldiği, kediyi yere koyduktan sonra kuyruğundan tutarak yere vurduğu, kedinin yaralandığı, yerdeki kediye tekme atarak vurmaya devam ettiği, arka arkaya kedinin üzerine bastığı, kaçmaya çalışan kediye sürekli tekme attığı, kedinin kuyruğundan tutarak kediyi yere vurduğu, yerin kan olduğu, hareketsiz kalan kedinin üzerine ve kafasına basmak suretiyle kediyi öldürmeye çalıştığı, malzeme taşıyan bir şahsın gelmesi sonucu kediyi bıraktığı, kedinin can çekişerek dışarı çıktığı, sanığın bir dakika boyunca kediye işkence ederek öldürmeye çalıştığını aktardı. Mütalaada sanık hakkında 'bir ev hayvanını veya evcil hayvanı kasten öldürme' suçundan 6 aydan 4 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi.
Esasa ilişkin kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık B.A. hakkında, ‘bir ev hayvanını veya evcil hayvanı kasten öldürme' suçundan iyi hal indirimi yapılmaksızın 3 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılmasına ve tutukluluk halinin devamına hükmetti.




