Yılmaz mesajında, amacın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde istikrar içinde, sürdürülebilir ve kapsayıcı büyüme ile Türkiye Yüzyılında Türkiye'yi daha ilerilere taşımak ve halkın sosyal refahını kalıcı olarak artırmak olduğunu belirtti.

Cevdet Yılmaz, TÜİK'in bugün açıkladığı 2023 yılına ve son çeyreğine ait büyüme verilerini şu ifadelerle değerlendirdi:

2023 yılında Türkiye ekonomisi, yüzde 4,5'lik bir büyüme kaydederek Orta Vadeli Program hedefinin üzerinde gerçekleşti. GSYH, 1 trilyon 119 milyar dolarla ilk kez 1 trilyon doların üzerine çıkarken, kişi başı GSYH ise 13 bin 110 dolar seviyesine yükseldi.

Siyasi istikrar ve güven içinde ekonomimizde öngörülebilirliğin sağlandığı bir ortamda, büyüme performansımızı 14 çeyrektir kesintisiz bir şekilde sürdürüyoruz. Bölgemizi etkileyen olumsuz jeopolitik gelişmelerin yaşandığı, depremin yaralarının sarıldığı, küresel ticari faaliyetlerin azaldığı bir dönemde sağlanan büyüme, ekonomimizin gücünü göstermektedir.

"Türkiye, OECD ve G-20 ülkeleri arasında büyüme oranında 2. sırada"

Yılmaz, Türkiye ekonomisinin dünyadaki ekonomi toplulukların arasındaki listelerde üstlerde yer alması ile ilgili de şu açıklamada bulundu:

Açıklanan küresel büyüme verilerine göre dördüncü çeyrekte ve 2023 yıl genelinde OECD ve G-20 ülkeleri arasında büyüme oranında 2. sırada yer alarak küresel ölçekte üst sıralardaki yerimizi koruyoruz.

Yılmaz, büyüme verisini değerlendirdiği mesajında, 2023'ün son çeyreğinde tarım, sanayi ve hizmetler sektörlerinin tamamında büyüme gerçekleştirildiğini belirterek şu açıklamada bulundu:

2023 yılının dördüncü çeyreğinde ekonomimiz yüzde 4 oranında büyürken tarım, sanayi ve hizmetler sektörlerinin tamamında bu çeyrekte pozitif büyüme kaydetmiştir. Bu dönemde katma değer artışı bir önceki yılın aynı dönemine göre inşaat sektöründe 10,8, sanayi sektöründe yüzde 1,9, hizmetler sektöründe (inşaat dahil) ise yüzde 3,6 olarak gerçekleşmiştir. Bir önceki yılın aynı dönemine göre sabit sermaye yatırımlarındaki yüzde 10,7’lik yüksek artış ve tüketim harcamalarının artış hızının yavaşlaması da büyümenin daha sağlıklı bir kompozisyonla ve dezenflasyon yaklaşımımızla uyumlu bir patikada ilerlediğini göstermektedir.

Emeğin milli gelirden aldığı pay 2023 yılında artmıştır. İş gücü ödemelerinin milli gelir içindeki payı 2022 yılındaki yüzde 23,6 seviyesinden, 2023 yılında yüzde 29,1’e yükselmiştir.

Para ve maliye politikası eşgüdümünde enflasyonla mücadele konusunda kararlı adımlarımızı sürdürürken, ekonomimizin yatırım, istihdam, üretim ve ihracat yoluyla büyüme oluşturma kapasitesi de güçlenerek devam etmektedir.