Böğürtlen Avrupa kıtasına özgüdür ve İngiliz ülkelerinde ortak bir meyvedir. Bitkisel tıbbın eski bir üyesidir ve farklı türleri artık Kuzey Amerika ve Hindistan'da yetiştirilmektedir. Böğürtlen ekstraktlarının cildi ultraviyole hasardan koruduğu bilinmektedir. Meyve bunu iltihapla savaşarak başarabilir.

Böğürtlen ayrıca manganez, lif ve C ve K vitaminleri gibi besinler açısından da zengindir. Ayrıca tanenler, antosiyaninler ve benzer bitki besinleri içerir. Bazı araştırmalar kilo kaybına yardımcı olabileceğini iddia ediyor.

Bitki yapraklarını doğrudan tüketerek böğürtlenin iyiliğinin tadını çıkarabilirsiniz. Meyveleri bir meyve suyu veya çay yapmak, onları zevklendirmenin başka bir yoludur. Bu makalede, böğürtlenlerin başlıca faydalarını ve bunları tüketmenin basit yollarını tartışacağız.

Yüksek C Vitamini ile Cilde Faydalıdır

Böğürtlendeki fenolik bileşikler yaşlanmayı yavaşlatabilir ve cildi UVB radyasyonundan koruyabilir.

Böğürtlen C vitamini açısından zengindir. Bu meyvelerden bir fincan (144 gram) yaklaşık 30 miligram nutrien içerir

Kilo Vermeye Yardımcı Olabilir

Böğürtlendeki antosiyaninler yağ birikimini baskılayabilir ve kilo kaybına yardımcı olabilir.

Böğürtlen veya koyu renkli meyveler antosiyaninlerle eş anlamlıdır. Bu koyu pigment molekülleri yağ birikimini baskılayabilir ve kilo kaybını tetikleyebilir.

Beyin Sağlığını Artırabilir

Böğürtlen antioksidanları yaşa bağlı hafıza kaybını önlemeye yardımcı olabilir.

Yabani böğürtlen C, A, K ve folat ve potasyum vitaminleri bakımından zengindir. Ayrıca bol miktarda polifenol ve tanen içerirler. Bu besinler ve fitokimyasallar nöronlarınızı (beyin hücrelerini) oksidatif yaralanmalardan korur.

Bu meyveler fareler üzerinde yapılan deneylerde biliş, davranış ve motor nöron koordinasyonunu geliştirmiştir. Böğürtlen açısından zengin bir beslenme programı uygulamak, yaşa bağlı hafıza açıklarını da tersine çevirebilir.

Kanser ve DNA Hasarını Önlemeye Yardımcı Olabilir

Böğürtlen, antioksidan profilleri ile bilinir. Peroksit ve süperoksit iyonları da dahil olmak üzere serbest radikaller, böğürtlen, kızılcık, ahududu, vb. Meyveli meyve suları ile daha az kanserojen ara maddelere dönüştürülür.

Böğürtlendeki antosiyaninler koroner kalp hastalığı riskini azaltabilir

LDL (kötü kolesterol) birikimi, kardiyovasküler hastalıklar (CVD'ler) için en önemli risk faktörlerinden biridir. LDL molekülleri serbest radikallerle etkileşir ve kan damarlarınızda aterosklerotik plaklar oluşturur.

Çalışmalar ayrıca böğürtlen antosiyaninlerinin kan trombosit agregasyonunu inhibe ettiğini ve kan kılcal damarlarını güçlendirdiğini göstermektedir. Bu eylemler hücreleri oksidatif hasardan koruyabilir ve kalp hastalığı riskini azaltabilir.

Kemikler için faydalıdır

Menopoz sonrası kemik kaybı günümüz kadınlarında giderek yaygınlaşmaktadır. Oksidatif stres, buradaki en önemli nedendir.

Antosiyaninler açısından zengin gıdaların tüketilmesi kemik mineral kaybını bir dereceye kadar yavaşlatabilir. Böğürtlen içindeki siyanidin-3-glukozit, oksidatif stresle etkili bir şekilde savaşabilen böyle bir antosiyanindir. Bir çalışma, %5 siyanidin-3-glukozit bakımından zengin böğürtlen diyetinin tibial, vertebral ve femoral kemiklerin kemik mineral yoğunluğunu geliştirdiğini ortaya çıkarmıştır.