Beyaz Saray eski ekonomisti Joe Sullivan, BRICS’in dünya ticareti üzerindeki gittikçe büyüyen hacmi ve etkisinin dolar için ciddi bir tehdit oluşturabileceğine dikkat çekti.
 
Sullivan, Foreign Policy’de yer alan yazısında, BRICS’in uluslararası ticarette ABD dolarına rakip bir para birimi yaratabileceğine dair kuşkuların gittikçe büyüdüğünü belirtti.
 
BRICS yetkilileri, rakip bir para biriminin gündemlerinde olmadığını söyleseler de, İran, Suudi Arabistan, BAE gibi ülkelerle birliğin büyüyen etkisi sayesinde dolara tehdit oluşturabilirler.
 
Birliğe davet edilen Mısır, Etiyopya ve Suudi Arabistan gibi ülkelerin eklenmesi BRICS’in global ticaretin yüzde 12’sinden fazlası üzerinde etki oluşturmasına yol açabilir. Nedeni ise, bu üç ülkenin uluslararası pazarlara akan malların ana geçiş hattı olan Süveyş Kanalı üzerinde yer alması.


Sullivan, bloğun emtea pazarlarında da önemli bir ağırlığı olduğuna işaret etti. Suudi Arabistan, İran ve BAE dünyanın önde gelen fosil yakıt ihracatçıları. Brezilya, Çin ve Rusya değerli metallerin başlıca ihracatçıları.
 
Özellikle Suudi Arabistan’ın BRICS+’ya dahil olması önemli bir avantaj sağlayabilir. Bu ülkenin sahip olduğu 100 milyar dolar değerin üzerindeki ABD Hazine bonosu, BRICS’in elindeki toplam Amerikan hazine bonosunun değerini 1 trilyon dolara taşıyor.
 
Sullivan ayrıca, Pekin’in ticari ortaklarının yuanın kullanımını artırmasının Çin para birimini diğer global para birimlerine kıyasla daha ön plana çıkardığını belirtti.
 
Sullivan, doların bu koşullarda, 1800’lerde dünya üzerindeki egemenliğini kaybeden İngiliz paunduna benzer bir konuma gerileyebileceğine dikkat çekti.
 
Beyaz Saray eski ekonomisti sözlerini şöyle sürdürdü: “BRICS+ ülkelerinin doları tahtından etmek için mutlaka ortak bir para birimi oluşturmaları da gerekmiyor. BRICS+ her bir üyenin kendi ulusal para birimiyle ticaret yapmasını talep ederse, doların dünya ekonomisindeki rolü inişe geçebilir. Bu durumda, doların yerini alan başka bir global rezerv para birimi olmayacaktır. Bir dizi para birimi önem kazanacaktır.”