Bakan Nebati'nin açıklamalarından öne çıkanlar:

"Enflasyonla mücadele etmek için birçok ülke Merkez Bankası, finansal sıkılaşmaya gitmiş, bu durum da ekonomilerin resesyon risklerinin giderek artmasına sebep olmuştur. Örneğin, Amerika bugün teknik olarak resesyondadır."

Bakan Nebati, "Gelişmiş batı ülkelerindeki faiz artırımları sadece kendilerinin resesyon risklerini artırmıyor; aynı zamanda, Birleşmiş Milletlerin de dün belirttiği gibi, küresel ekonominin resesyona ve ardından uzun süreli durgunluğa girme riskini de artırıyor.

Benimsediğimiz selektif kredi politikasıyla, kredilerin üretken alanlarda değerlendirilmesini teşvik ediyoruz. Böylelikle, firmalarımızın üretim ve rekabet gücünü artırarak küresel değer zincirlerinden daha fazla pay almalarını hedefliyoruz." açıklamasında bulundu. 

YENİ TÜRKİYE EKONOMİ MODELİ 

Bakan Nebati şunları kaydetti:

"Bildiğiniz üzere, geçen hafta Sayın Cumhurbaşkanımızın da katılımıyla Ekonomik Dönüşüm Zirvesi'nde, önemli 2 gün geçirdik. Dünyanın dört bir yanından, saygın akademisyenlerle bir araya geldik. Ülkeyi, dünyayı, bölgeyi konuştuk.

Kendileriyle gerçekleştirdiğimiz istişare ve paylaşımlar, bizlere bir kez daha Türkiye Ekonomi Modeli'mizin ne kadar isabetli ve zamanında atılmış bir adım olduğunu teyit etmiştir.

Türkiye'nin, yeni ekonomi modeliyle giderek artan üretim gücünün, ülkemizin önemli bir bölgesel tedarik merkezi haline gelmesini destekleyeceği açıktır."

'2023 BİZİM YILIMIZ OLACAK'

Nebati, "Salgın döneminde küresel ticaret, bazı korumacı politikalar ve tedarik zincirindeki aksamalardan negatif yönde etkilense de, Eylül 2022 itibarıyla ihracatımız yıllık bazda 252,6 milyar milyar dolar ile yeni bir rekor seviyesine ulaşmıştır. Bu yıl Türkiye'nin yüzyılı olacak.

Son yıllarda, istihdamda, ihracat ve büyümede elde ettiğimiz başarı ve kazanımlar, diğer ülkelerle kıyaslandığında parmakla gösterilecek niteliktedir. Söylediklerimiz birileri tarafından manipüle edilebilir.

Tüm olumsuz küresel koşullara rağmen, inançla ve ter dökerek kaydettiğimiz başarıları sindiremeyen bazı çıkar odakları ve onların gürültücü elemanları bugün hop oturup hop kalkmaya devam ediyorlar.

Elde ettiğimiz tüm kazanımların üzerini örtmek için, sürekli gündemi çarpıtacak yeni bir malzeme arayışında olmaya devam ediyorlar.

Bu zevat, mevcut küresel gerçekler ve ülkemizin kendisine özgü koşullarını analiz edip milletimize somut projeler ortaya koymak bir yana; çarpıtılmış spekülatif açıklamalar ve ucuz algı operasyonlarından başka hiçbir gayret göstermiyor." değerlendirmelerinde bulundu. 

'EKONOMİ TETİKÇİLERİNE DE ASLA PRİM VERMEYECEKTİR'

Bakan Nebati, "Son 20 yılda, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ayağa kalkan, özgüvenini yeniden kazanan milletimiz sinsi kumpaslara ve kirli darbe girişimlerine nasıl geçit vermediyse, bu ekonomi tetikçilerine de asla prim vermeyecektir.

Esasen bu odaklar, milletimizin karşısında hiçbir başarı elde edemeyeceklerini kendileri de çok iyi biliyor. Bu yüzden mesnetsiz ve seviyesiz saldırılarını çaresizce artırmaktan başka bir şey de yapamıyorlar.

Peki biz ne yapıyoruz? Sizlerle birlikte ülkemize yeni tesisler kazandırıyor, küresel tehditleri fırsata çevirmek için beraberce azimle, kararlı ve inançlı adımlarla ilerlemeye devam ediyoruz!

Dönüşen bu yeni dünyada Sayın Cumhurbaşkanımız ve milletimizle birlikte, Türkiye Yüzyılı'nı yazmaya devam ediyoruz!

Tüm kalbimle inanıyorum ki Rabbim, gösterdiğimiz bu gayretlerin mükafatlarını bizlere elbette vermeye devam edecek, ay yıldızlı bayrağımız küresel arenada her geçen gün daha yükseklere çıkacaktır.

Biz iş adamıyla iş adamı gibi, çiftçiyle çiftçinin dilinden konuşuruz. Biz iş adamıyla iş adamı gibi, çiftçiyle çiftçinin dilinden konuşuruz. Hem alaylı hem de mektepli olarak konuşurken hangi dili nasıl ifade edeceğimizi çok iyi biliriz. Siz manipülatif, yalan dolan sözlerinizi devam ettirin. Havuzunuzda trollerinizle her türlü işleyişi yapın. Biz Türkiye Ekonomi Modeli'nin dünyaya örnek teşkil edeceğini biliyoruz, ifade ediyoruz. Büyüyeceğiz, çalışacağız, üreteceğiz, istihdam yaratacağız. Ve 21. Yüzyıl Türkiye Yüzyılı olacak demeye devam edeceğiz." dedi.