Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar:
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Cumartesi günü 27'nci dönemin 6. Ve son yasama yılına girdiğimiz Türkiye Büyük Millet Meclisi'mizin komisyon ve genel kurul faaliyetlerinde sizlere rabbimden muvaffakiyetler niyaz ediyorum. Milletvekillerimizin yaz döneminde seçim bölgelerinde ve görevlendirildikleri diğer yerlerde gerçekleştirdikleri yoğun çalışmaları yakından takip ettik. Ülkemizin her bir köşesinde kapısı çalınmadık hane, eli sıkılmadık insan, girilmedik gönül bırakmayacak bir anlayışla yürütülen bu çalışmalar için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Unutmayınız, biz sahayı ne kadar sıkı tutarsak milletimizin özellikle yalanları ve çarpıtmalarıyla yanlış yönlendirmek isteyenlerin gayretleri o derece akamete uğrayacaktır. Ekim ayı ile birlikte 2023'e Doğru Şehir Buluşmaları başlığı altında milletimizle yeni bir buluşma programı başlattık. Genel Merkezimizle, milletvekillerimizle, bakanlarımızla bir yandan Ankara'daki çalışmaları yürütecek, bir yandan da ilçe ilçe tüm şehirlerimize giderek milletimizle kucaklaşacağız." dedi.
'BİRİLERİ İKİYÜZLÜ TAVIRLAR SERGİLEYEBİLİR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye'nin bugününü hazırlayan parti sıfatıyla geleceğini inşa edecek birikime, enerjiye, azme sahip olduğumuzu, erkeği ve kadınıyla, genci ve yaşlısıyla, her kesimden insanımıza göstermekte kararlıyız. Bizim için kimin ne yaptığının, kimin ne söylediğinin, kimin kiminle beraber olduğunun bir önemi yoktur. Biz kendi halimize bakacağız, biz kendi içimize bakacağız, biz kendi sorumluluklarımızın gereğini yerine getirmeye bakacağız. Birileri ülkenin ve milletin geleceğini, imkanlarını, menfaatlerini düşünmeden dün öyle bugün böyle diyerek ikiyüzlü tavırlar sergileyebilir. Ama bizim milletimize ne aldatanlardan ne aldananlardan olmama sözümüz var.
Bunun için ne söylüyorsak yerine getirme, dolayısıyla ağzımızdan çıkan her şeyi ölçüp biçerek hesabını, kitabını yaparak ifade etme mecburiyetimiz bulunuyor. Muhalefetin seçim öncesi söyledikleriyle seçim sonrası yaptıkları arasındaki devasa uçurumu belediyelerde gördük. Meydanlarda millete vadettikleri hiçbir sözün arkasında duramadılar. Hatta ne dedilerse tam tersini yaptılar. Buna rağmen de hala kendilerine ait olmayan işleri sahiplenerek ortada pişkince gezebiliyorlar. Şimdi aynı sinsi taktiği önümüzdeki seçimler için de kullanmanın hazırlıklarını yaptıklarından hiç şüpheniz olmasın. Tabii bu milletimizin geçmişte çok gördüğü bir oyun. Seçim öncesi kendisine ne sözler verildiğini, seçim sonrası ise ne sıkıntılar çektiğini feraset sahibi insanımız çok iyi biliyor." açıklamasında bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti:
"Gençlerimizin de dünyayı tanıyan birikimleri ve ellerinin altındaki zengin iletişim imkanlarının sağladığı geniş ufukla bu bayat oyunu kolayca çözebileceklerinden şüphe duymuyorum.
Tüm bu fotoğraf içinde milletimizin önüne yeni bir vizyonla, yeni bir program, yeni projelerle çıkan, çıkabilen böyle bir niyete gayrete ve beceriye sahip tek partiyiz, tek ittifakız. İnşallah seçim süreci ilerledikçe vizyonlarımızı, programlarımızı, projelerimizi daha ayrıntılı bir şekilde milletimizle paylaşacağız. Biliyorum bugün ekranları başında bizi heyecanla milletimiz dinliyor. Heyecanla bizi dinleyen milletimizle bazı gerçekleri paylaşacağım. Seçimlere kadar önümüzde yaklaşık 8 aylık bir vakit var. Meclis'in seçim takviminin başlamasıyla çalışmalarına ara vereceğini düşündüğümüzde geriye 5-6 aylık bir yasama süresi kalıyor. Bu zamanı en iyi şekilde değerlendirerek verdiğimiz sözlerin yasama boyutundaki çalışmalarını tamamlayarak milletimizin huzuruna çıkmayı planlıyoruz. Cumhur İttifakı'ndaki ortağımız MHP ile birlikte komisyonlarda ve Genel Kurul'da sıkı bir mesaiyle gündemimizdeki tüm meseleleri yasalaştıracağınıza inanıyorum."
CHP'NİN BAŞÖRTÜSÜ TEKLİFİNE TEPKİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, başörtüsü teklifiyle ilgili, "Birilerinin buram buram sinsilik kokan oyunlar peşinde olduğunu görüyoruz. Önceki akşam geç saatlerde CHP Genel Başkanı, bizim ömrümüzü verdiğimiz mücadele neticesinde adım adım çözdüğümüz başörtüsü meselesiyle ilgili günah çıkartıyor, güya yeni bir teklif getiriyor. Gerçi dün açıkladıkları kanun teklifiyle önceki akşam atıp tuttukları arasında dağlar kadar fark var. Ama yine de biz söz üzerinden gidelim. Doğrusu bu zatın niye böyle bir teklifle ortaya çıktığını anlamakta zorlandık. Çünkü biz bir dönem zulüm düzeyine çıkan bu konuyu her alanda ülke gündeminden çıkardık. Ülkemizde şu anda kamuda veya özel sektörde çalışan hiçbir hanım kardeşlerimizle ilgili böyle bir mesele yok.
Yav Kemal, doğru ol be! Birkaç tane başörtülü hanıma rozet takmakla bu işi çözdüğünü mü zannediyorsunuz? Dürüst ol dürüst. Adam gibi dürüst ol. İstismar siyaseti yaparak milletin karşısına çıkma. Artık yaşanmayan bir sorunla ilgili gece yarısı çıkıp kanuni teklif etmesindeki riyakarlığı görüyoruz da başka ne hesap var onu da değerlendirmemiz lazım.
Bir kez daha altını çizmek istiyorum bugün Türkiye'nin gündeminde başörtüsü diye bir mesele verdiğimiz mücadele ve yaptığımız mücadeleler sayesinde hamdolsun artık kalmamıştır. Geçmişte bu ülkede başörtüsü diye utanç verici mesele kaldıysa bunun tek müsebbibi CHP zihniyetidir, CHP faşizmidir. İşin esasına genelde kılık kıyafet ve özelde de başörtüsü meselesi ne yasa ne Anayasa konusu olmaması gereken tabiî bir haktır.
Bu ülkede başörtüsü örtenler Rabbimin emri olduğu için örtüyor. Bu sizi niye rahatsız ediyor? CHP faşizmi geçmişte bürokratik vesayetle ve darbecilerle el ele vererek önümüze böyle bir sorun çıkarmamıştır. Zorlama yorumlarla ülkemiz bu tartışmaların içine sokulmuş, insanlarımız mağdur edilmiştir.
Mekanizmayı perde arkasından işleten hep CHP zihniyetidir. Menderes'i de darağacına göndermekte tereddüt etmemişlerdir.
Başörtüsü tartışmalarını kökten çözecek Anayasa düzenlemesi yapmıştık. Sırf CHP faşizmini dizginlemek için yaptığımızın altını tekrar çiziyorum. 411 el kaosa kalktı manşetiyle duyurmuşlardı. Bu düzenleme Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmeseydi Türkiye başörtüsü tartışmalarını ta o zaman gündeminden tamamen çıkarmış olacaktı. Bu değişikliğin iptali için büyük bir keyifle Anayasa Mahkemesi'ne götüren kişi bizzat Kılıçdaroğlu'nun ta kendisiydi." sözleriyle tepki gösterdi.
İşte o belge:
"Bugün Türkiye’nin gündeminde başörtüsü diye bir mesele kalmamıştır"
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısına katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "CHP Genel Başkanı, bizim ömrümüzü verdiğimiz mücadele neticesinde adım adım çözdüğümüz başörtüsü meselesiyle ilgili günah çıkartıyor, güya yeni bir teklif getiriyor. Ülkemizde şu anda kamuda veya özel sektörde çalışan hiçbir hanım kardeşlerimizle ilgili böyle bir mesele yok'' dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar:
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Cumartesi günü 27'nci dönemin 6. Ve son yasama yılına girdiğimiz Türkiye Büyük Millet Meclisi'mizin komisyon ve genel kurul faaliyetlerinde sizlere rabbimden muvaffakiyetler niyaz ediyorum. Milletvekillerimizin yaz döneminde seçim bölgelerinde ve görevlendirildikleri diğer yerlerde gerçekleştirdikleri yoğun çalışmaları yakından takip ettik. Ülkemizin her bir köşesinde kapısı çalınmadık hane, eli sıkılmadık insan, girilmedik gönül bırakmayacak bir anlayışla yürütülen bu çalışmalar için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Unutmayınız, biz sahayı ne kadar sıkı tutarsak milletimizin özellikle yalanları ve çarpıtmalarıyla yanlış yönlendirmek isteyenlerin gayretleri o derece akamete uğrayacaktır. Ekim ayı ile birlikte 2023'e Doğru Şehir Buluşmaları başlığı altında milletimizle yeni bir buluşma programı başlattık. Genel Merkezimizle, milletvekillerimizle, bakanlarımızla bir yandan Ankara'daki çalışmaları yürütecek, bir yandan da ilçe ilçe tüm şehirlerimize giderek milletimizle kucaklaşacağız." dedi.
'BİRİLERİ İKİYÜZLÜ TAVIRLAR SERGİLEYEBİLİR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye'nin bugününü hazırlayan parti sıfatıyla geleceğini inşa edecek birikime, enerjiye, azme sahip olduğumuzu, erkeği ve kadınıyla, genci ve yaşlısıyla, her kesimden insanımıza göstermekte kararlıyız. Bizim için kimin ne yaptığının, kimin ne söylediğinin, kimin kiminle beraber olduğunun bir önemi yoktur. Biz kendi halimize bakacağız, biz kendi içimize bakacağız, biz kendi sorumluluklarımızın gereğini yerine getirmeye bakacağız. Birileri ülkenin ve milletin geleceğini, imkanlarını, menfaatlerini düşünmeden dün öyle bugün böyle diyerek ikiyüzlü tavırlar sergileyebilir. Ama bizim milletimize ne aldatanlardan ne aldananlardan olmama sözümüz var.
Bunun için ne söylüyorsak yerine getirme, dolayısıyla ağzımızdan çıkan her şeyi ölçüp biçerek hesabını, kitabını yaparak ifade etme mecburiyetimiz bulunuyor. Muhalefetin seçim öncesi söyledikleriyle seçim sonrası yaptıkları arasındaki devasa uçurumu belediyelerde gördük. Meydanlarda millete vadettikleri hiçbir sözün arkasında duramadılar. Hatta ne dedilerse tam tersini yaptılar. Buna rağmen de hala kendilerine ait olmayan işleri sahiplenerek ortada pişkince gezebiliyorlar. Şimdi aynı sinsi taktiği önümüzdeki seçimler için de kullanmanın hazırlıklarını yaptıklarından hiç şüpheniz olmasın. Tabii bu milletimizin geçmişte çok gördüğü bir oyun. Seçim öncesi kendisine ne sözler verildiğini, seçim sonrası ise ne sıkıntılar çektiğini feraset sahibi insanımız çok iyi biliyor." açıklamasında bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti:
"Gençlerimizin de dünyayı tanıyan birikimleri ve ellerinin altındaki zengin iletişim imkanlarının sağladığı geniş ufukla bu bayat oyunu kolayca çözebileceklerinden şüphe duymuyorum.
Tüm bu fotoğraf içinde milletimizin önüne yeni bir vizyonla, yeni bir program, yeni projelerle çıkan, çıkabilen böyle bir niyete gayrete ve beceriye sahip tek partiyiz, tek ittifakız. İnşallah seçim süreci ilerledikçe vizyonlarımızı, programlarımızı, projelerimizi daha ayrıntılı bir şekilde milletimizle paylaşacağız. Biliyorum bugün ekranları başında bizi heyecanla milletimiz dinliyor. Heyecanla bizi dinleyen milletimizle bazı gerçekleri paylaşacağım. Seçimlere kadar önümüzde yaklaşık 8 aylık bir vakit var. Meclis'in seçim takviminin başlamasıyla çalışmalarına ara vereceğini düşündüğümüzde geriye 5-6 aylık bir yasama süresi kalıyor. Bu zamanı en iyi şekilde değerlendirerek verdiğimiz sözlerin yasama boyutundaki çalışmalarını tamamlayarak milletimizin huzuruna çıkmayı planlıyoruz. Cumhur İttifakı'ndaki ortağımız MHP ile birlikte komisyonlarda ve Genel Kurul'da sıkı bir mesaiyle gündemimizdeki tüm meseleleri yasalaştıracağınıza inanıyorum."
CHP'NİN BAŞÖRTÜSÜ TEKLİFİNE TEPKİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, başörtüsü teklifiyle ilgili, "Birilerinin buram buram sinsilik kokan oyunlar peşinde olduğunu görüyoruz. Önceki akşam geç saatlerde CHP Genel Başkanı, bizim ömrümüzü verdiğimiz mücadele neticesinde adım adım çözdüğümüz başörtüsü meselesiyle ilgili günah çıkartıyor, güya yeni bir teklif getiriyor. Gerçi dün açıkladıkları kanun teklifiyle önceki akşam atıp tuttukları arasında dağlar kadar fark var. Ama yine de biz söz üzerinden gidelim. Doğrusu bu zatın niye böyle bir teklifle ortaya çıktığını anlamakta zorlandık. Çünkü biz bir dönem zulüm düzeyine çıkan bu konuyu her alanda ülke gündeminden çıkardık. Ülkemizde şu anda kamuda veya özel sektörde çalışan hiçbir hanım kardeşlerimizle ilgili böyle bir mesele yok.
Yav Kemal, doğru ol be! Birkaç tane başörtülü hanıma rozet takmakla bu işi çözdüğünü mü zannediyorsunuz? Dürüst ol dürüst. Adam gibi dürüst ol. İstismar siyaseti yaparak milletin karşısına çıkma. Artık yaşanmayan bir sorunla ilgili gece yarısı çıkıp kanuni teklif etmesindeki riyakarlığı görüyoruz da başka ne hesap var onu da değerlendirmemiz lazım.
Bir kez daha altını çizmek istiyorum bugün Türkiye'nin gündeminde başörtüsü diye bir mesele verdiğimiz mücadele ve yaptığımız mücadeleler sayesinde hamdolsun artık kalmamıştır. Geçmişte bu ülkede başörtüsü diye utanç verici mesele kaldıysa bunun tek müsebbibi CHP zihniyetidir, CHP faşizmidir. İşin esasına genelde kılık kıyafet ve özelde de başörtüsü meselesi ne yasa ne Anayasa konusu olmaması gereken tabiî bir haktır.
Bu ülkede başörtüsü örtenler Rabbimin emri olduğu için örtüyor. Bu sizi niye rahatsız ediyor? CHP faşizmi geçmişte bürokratik vesayetle ve darbecilerle el ele vererek önümüze böyle bir sorun çıkarmamıştır. Zorlama yorumlarla ülkemiz bu tartışmaların içine sokulmuş, insanlarımız mağdur edilmiştir.
Mekanizmayı perde arkasından işleten hep CHP zihniyetidir. Menderes'i de darağacına göndermekte tereddüt etmemişlerdir.
Başörtüsü tartışmalarını kökten çözecek Anayasa düzenlemesi yapmıştık. Sırf CHP faşizmini dizginlemek için yaptığımızın altını tekrar çiziyorum. 411 el kaosa kalktı manşetiyle duyurmuşlardı. Bu düzenleme Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmeseydi Türkiye başörtüsü tartışmalarını ta o zaman gündeminden tamamen çıkarmış olacaktı. Bu değişikliğin iptali için büyük bir keyifle Anayasa Mahkemesi'ne götüren kişi bizzat Kılıçdaroğlu'nun ta kendisiydi." sözleriyle tepki gösterdi.
İşte o belge:
GÜNDEM Haberleri
28.11.2025 - 11:43
19.11.2025 - 16:05
19.11.2025 - 15:48
19.11.2025 - 15:45
19.11.2025 - 15:42
19.11.2025 - 14:38
19.11.2025 - 13:54
19.11.2025 - 13:40
19.11.2025 - 13:04
19.11.2025 - 12:58